Konut sektörünün 2019 yılı son döneminde başlayan hareketlenmelerle beraber 2020’ye iyi başladığını söyleyen Rıdvan Hasırcı, ancak dünyaya damgasını vuran pandemiyle beraber piyasalarda oluşan belirsizlikler ve pandemi ile mücadele kapsamında uygulanan kısıtlamalar sebebiyle nisan ve mayıs aylarında duraklamaya girdiğini belirtti. Mayıs ayı sonunda kamu bankaları tarafından uygulanan faiz kampanyası ile bekleyen ve biriken talebin bir anda ev alımına döndüğünü ifade eden Rıdvan Hasırcı, temmuzda yaşanan sektördeki büyümenin 2019 yılının toplam büyümesinin üç katına yaklaştığına dikkat çekti.
Kamu bankalarının faiz indirim kampanyalarının pandemi döneminde yavaşlayan piyasalara ve sektöre nefes olduğunu söyleyen Rıdvan Hasırcı, “Faiz oranlarındaki düşüşle beraber bekleyen talep, düşük faiz oranlarıyla birlikte alıma yöneldi. Bununla beraber konut kredi kullanımları arttı. Haziran ayında sektör 17 milyar, Temmuz ayında ise 27 milyar lira büyümeyle tarihi rekorlara imza attı. 2020 yılının başında 186 milyar lira olan sektörün hacmi, ağustos sonu itibarıyla 250 milyar liraya ulaştı. Sektörümüz pandeminin etkisine rağmen beklentilerin çok üzerinde büyüdü. Bu kapsamda sektöre dair öngörülerin üzerinde hedeflerin gerçekleştiğini görüyoruz. Ancak pandemi sürecinin uzaması, ev fiyatlarındaki artış ve faiz oranlarının tekrar arttırılması gibi nedenlerle yılsonunda ülke genelinde ve Bursamızda alım ve satımlarda tekrar bir durağanlık yaşandı. Bu gelişmelere rağmen yılsonunda beklenen yaklaşık yüzde 33’lük sektörel büyüme ile 2021 yılında da inşaat ve gayrimenkul sektörlerinin olumlu yönde dinamik olacağı öngörülüyor” dedi.
Pandemi süreci ve dövizdeki oynamalarla beraber inşaat maliyetlerinde yaşanan artışın fiyatlara da yüzde 10-15 oranında yansıdığını aktaran Rıdvan Hasırcı, “2020 yılında oluşan satışlarla beraber talep edilen konutlarda stokların azaldığını belirterek, yeni konutlar gerçek maliyetlerle yapılacak ve keza kar marjlarında düşüş olacak. Dolayısıyla fiyatların düşmesi beklenmemeli. Pandemiyle evde geçirilen süreler fazlalaştı. Evden çalışmaya başladık, evden eğitim almaya başladık. Gördüğümüz kadarıyla balkonlu ve bahçeli, daha tabana yaygın, az katlı konutlara olan talep arttı. Yeni projelerde balkonlu, içinde küçük de olsa ofis ve çocuklara çalışma odası olarak kullanılabilecek yapılar, ufak de olsa bahçesi bulunan yapıların inşa edilmesine odaklanılıyor. Dolayısıyla süreçle beraber tüketici beklentileri de değişti. Artık yeni projeler bu beklentiler doğrultusunda hayata geçirilecektir. Bizler sektörümüzün ve bağlı birçok sektörün belirsizlikten kurtulup, her açıdan gelişimini sürdürebilmesi için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.