Gemi şeklinde inşa edilen öğrenci yurdu, ters ev ve kitap şeklinde geliştirilen kütüphaneler… Türkiye’nin dört bir yanında bulunan ve enteresan mimarileriyle dikkat çeken yapılar haberimizde…
İstanbul’daki 41 kat yüksekliğindeki bu gökdelen, 6 yüzeyli köşegeninden simetrik kesik bir kristal formuyla ilgi çeken yapılar arasında bulunuyor. Bina, Mimar Henry N. Cobb ve José Bruguera tarafından tasarlandı.
Ofis ve konut projesi olarak İstanbul Kağıthane’de inşa edilen bu bina, enteresan yapısıyla ön plana çıkıyor.
Bu gökdelen, Amerikan Yeşil Binalar Konseyi tarafından LEED Platinum Sertifikası’na layık görüldü. İstanbul’daki ofis binaları içinde mimarisiyle ön plana çıkıyor.
İstanbul’daki Kozyatağı Modern Mehmet Çavuş Camii, 1997 yılında ibadete açılmıştı. Caminin mimari yapısında ana kubbenin dört tarafı, üçerli yatay beşik örtü sistemiyle örtülü.
Deprem riski sebebiyle yıkılan ve tekrar yapılan İstanbul’daki Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camisi, 23 Ekim 2015’te ibadete açıldı. Mimar Hilmi Şenalp’in, İslam dünyasında kullanılan bazı motifleri tek bir camide toplayıp yeni bir cami stili geliştirerek oluşturduğu yapı, gündüz hava ne kadar karanlık olursa olsun elektrik kullanmaya gerek bırakmayan dışarıyı görebilen 12 ayak üzerine kurulu.
İstanbul’da yer altına inşa edilen Büyükçekmece Sancaklar Camii, Mimar Emre Arolat tarafından yapıldı. Dünya Mimarlık Festivali’nde birinci olan Sancaklar Camii, alışagelmiş camilerden farklı yapısıyla dikkat çekerken, Hz. Muhammed’e ilk defa vahiy gelen Hira mağarasından esinlenerek inşa edildi.
İstanbul Üsküdar Karacaahmet Mezarlığı’nın girişinde bulunan ve 10 bin metrekarelik bir alana inşa edilen Şakirin Camisi’nin kapalı ve açık otoparkı bulunuyor. Caminin içerisi, 500 kişilik bir cemaat alabilecek kapasitede. Caminin projesi mimar Hüsrev Tayla tarafından hazırlandı. Arapça ”müteşekkir” anlamına gelen Şakirin Camisi, yaklaşık 4 yılda tamamlandı. Dekorasyonunda Kayseri taşı, bronz-ahşap gibi malzemeler kullanılarak, sade, modern ve estetik bir ibadethane olarak tasarlandı. 35 metre yüksekliğinde 2 tane minaresi olan caminin kapalı ibadethanesinin üzerindeki kubbesi, alüminyum kompozit olarak seçildi.
Ankara Gölbaşı Belediyesi’nin kültür merkezi olarak kullandığı bina kitap şeklinde tasarlandı ve şu an kütüphane olarak hizmet veriyor.
İzmir’in Bayraklı İlçesinde bulunan bu ikiz kuleler, 200 metre anten yüksekliğiyle Avrupa’nın 5., Türkiye’nin en yüksek 2. yapısı. 40 katlı iki kuleden meydana gelen bina, içeriğinde rezidans, ofis, spor kompleksi ve alışveriş merkezi bulunduruyor.
“Türkiye’nin Eyfel’i” olarak adlandırılan 1007 metre yüksekliğindeki EXPO 2016 Kulesi, Antalya’nın simgelerinden biri haline geldi.
Antalya’da bir grup girişimci tarafından yaptırılan ve dünyadaki 13’üncü örneği olduğu belirtilen “ters ev“, dış görüntüsüyle dikkati çekiyor.
Arazi yapısından kaynaklanan sorunlara vatandaşların farklı çözümler üretmesiyle dikkati çeken Rize, neredeyse her ilçesindeki enteresan evleriyle ziyaretçilerini şaşırtıyor. Geçtiğimiz ay yaşamını yitiren Bilal Atasoy ölümüne kadar Gürgen köyünde kayalara çelik halatlarla bağladığı evinde yaşamını sürdürdü. Yıllar önce arazisindeki yamaçta bulunan büyük kaya kütlesini oyan Atasoy, bu alana 6 metrekarelik tek odalı ahşap yapı inşa etti. Atasoy, evini sağlamlaştırmak için çelik halatlarla çevredeki kayalara bağlayarak farklı bir yapıya imza attı. Öte yandan İtalya’da yüksek lisans yapan Türk öğrencinin Rize’nin Güneysu ilçesinde yaşayan Atasoy’un dönen çardak ve kayaya çelik halatlarla bağladığı evi üzerine yaptığı “ekstrem peyzaj mekanları” tezi, 110 tam puan üzerinden 101 puan aldı.
Rize’de il merkezine bağlı Dağınıksu Mahallesi’nde arsası bulunan ve İstanbul’da yaşayan Sadri Kopuz, 2013 yılında bu alana konut yapmaya karar verdi. Bölgenin eğimli olması nedeniyle evini inşa etmekte zorlanan Kopuz, tapulu arsasından geçen mahalle yolunun üzerine beton kolonlar dikerek 3 katlı bina yaptı. Kopuz, böylece inşa ettiği ev nedeniyle yolu da kapatmamış oldu.
Artvin Çoruh Şehir yerleşkesinde 4 bin 500 metrekare alan üzerine inşa edilen kütüphane, üç kitabın bir masa üzerine simetrik olarak konumlandırılmış görüntüsüyle ilgi çekiyor.
Mersin’de gemi biçiminde inşa edilen 7 katlı bina görenlerin ilgisini çekiyor. Öğrenci yurdu olarak kullanıldığı öğrenilen bina, ilk 2 katının gemi güvertesi şeklindeki görüntüsüyle dikkatleri üzerine topluyor.
Karabük Üniversitesi’nde (KBÜ) yaptırılan, mimarisiyle ABD’nin Kansas eyaletindeki kütüphaneyi andıran Kamil Güleç Kütüphanesi’nden faydalanmak isteyenler, 60 bin matbu esere ve elektronik kaynaklarla 6 milyon kitaba, dergiye, makaleye ulaşabiliyor.
Karabük’ün Safranbolu ilçesinde Akçasu Deresi’nin üzerine 1878’de yapılan yuvarlak kemere oturan Lütfiye (Kaçak) Camisi, ahşap minaresi ve mimarisiyle ilgi çekiyor. 1878’de Hacı Hüseyin Hüsnü tarafından yaptırıldığı bilinen ve yazıtı bulanan cami, tavanı, ahşap korkuluklu mahfili ve ahşap minaresiyle büyük oranda özgünlüğünü koruyor. Safranbolu’daki yaklaşık 2 bin geleneksel konağın özelliklerine uygun inşa edilmiş cami, dikdörtgen plan üzerine moloz taşlardan yapılmış.
Diyarbakır merkez Kayapınar ilçesindeki Hazreti Ali Külliyesi, değişik mimarisiyle görenlerin ilgisini çekiyor.
Kayapınar ilçesinde bulunan düğün ve konferans salonu, Diyarbakır merkezde sıra dışı görüntüsüyle dikkat çeken yapılardan…
Diyarbakır merkez Yenişehir ilçesindeki Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB) binası, farklı mimarisiyle dikkat çekiyor.
Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Astronomi ve Uzay Bilimleri Gözlemevi, mimari yapısıyla Kayseri’nin enteresan binaları arasında bulunuyor.
Kayseri’nin Kocasinan ilçesinde yapımı 2015 yılında tamamlanan Hacı Ahmet Yağmur Camisi, yapısı “elif” harfini simgeleyen minareleri ve dış cephesindeki kolonların oluşturduğu “Allah” yazısıyla dikkat çekiyor.