Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Mithat Yenigün, “Dağlık Karabağ’da ortaya çıkacak ihtiyaçlar ile tekrar imar çalışmalarında Türk müteahhitlerin aktif rol üstlenmeleri ve Azerbaycan ekonomisine en uygun şekilde katkıda bulunmaları, önümüzdeki yıl için ilk önceliğimiz arasında yer alacaktır.” dedi.
Dünya ekonomisinde emtia fiyatlarındaki dalgalanma, büyümeye dönük endişeler, politik riskler ve korumacı politikalar evrensel inşaat pazarını olumsuz etkilerken, evrensel inşaat sektörü son olarak bu yıl koronavirüs salgınının etkisiyle büyük dalgalanmalar ve düşüşler yaşadı.
Türk müteahhitlik sektörü de söz konusu gelişmelerden olumsuz etkilenirken, yurt içinde hayata geçirilen konut kredisi destek faaliyetleriyle toparlandı.
TMB Başkanı Mithat Yenigün, sektörün faaliyetlerine, 2021 yılına dair öngörü ve hedeflerine yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Sektör ve Türkiye ekonomisi açısından 2018 ve 2019’un zorlu geçtiğini ifade eden Yenigün, Covid-19 salgının etkisinin mevcut sorunları artırdığını açıkladı.
Yenigün, salgının yarattığı engeller ve ek maliyetlerle müteahhitlik sektörünün yurt içinde de olumsuz etkilere maruz kaldığını belirterek, bazı projelerin durduğunu, bazı projelerin de yavaşladığını anlattı.
Yenigün, yaz aylarında programa alınan düşük faizli konut kredisi kampanyalarının teşvik edici etkisiyle sektörde bir canlanma yaşandığına dikkati çekti. Ağırlıkla düşük maliyetli konut kredisi ve geçen yıl ki daralmadan kaynaklı baz etkisinden destek alan sektörün, 2020 yılının üçüncü çeyreğinde yıllık bazda gösterdiği yüzde 6,4′ lük performansla tekrar büyümeye başladığını aktardı.
Yenigün, yılın üçüncü çeyreğinde, son yıllarda büyümenin lokomotifi olmuş inşaat sektöründe ve Türkiye ekonomisinde daralmanın geride kaldığının izlenmesinin oldukça sevindirici olduğuna işaret ederek, “Açıklanan bu rakamlarla 2020 yılı ekonomik büyümesinin pozitif olacağı yönündeki umudumuz artmaktadır. Nitekim ekonomik krizlerde ilk daralmanın görüldüğü sektör olduğu gibi, toparlanma da ilk önce müteahhitlik sektöründen başlamaktadır.” şeklinde konuştu.
Faiz avantajının eylül ayından itibaren sona ermesiyle konut satış hızının yavaşladığını ve satışlarda gerileme görüldüğünü dile getiren Yenigün, “2021 yılına salgının süren belirsizliklerine rağmen umutla bakıyoruz. Hükümetimizce ekonomi ve hukuk alanlarında başlatıldığı açıklanan reform sürecini de çok önemsiyoruz. Ekonomimizde sürdürülebilir büyümenin yakalanmasıyla ülkemizin kalkınmasına katkı sağlayacak adımları destek veriyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Bu yılın kasım ayı itibarıyla müteahhitlerin, yurt dışında 175 proje üstlendiğini ifade eden Yenigün, “Salgın öncesi ortaya koyduğumuz yıllık 20 milyar dolar tutarında proje hedefini yakalamamız mümkün olamayacaktır. 1972 yılından bugüne kadar yurt dışına açıldığı 127 ülkede sektörümüzün üstlendiği toplam proje tutarı ise 413 milyar dolara ulaşmıştır.” şeklinde konuştu.
Yenigün, dünya ekonomisinde 2021’de büyümeye geçiş beklentileri olduğunu, bu çerçevede inşaat sektörünün kritik bir rol üstleneceğini tahmin ettiklerini kaydetti.
Yenigün, salgının kontrol altına almasıyla evrensel ekonomi ve inşaat sektörü açısından normalleşme sürecinin başlayacağını belirterek, şu şekilde devam etti:
“Ülkelerin gündeminde yer alacak altyapı ihtiyaçları ve kalkınma hamlelerinde, son derece riskli bölgelerde uygun maliyetle ve kaliteli iş yapıyor olması Türk müteahhitlerini öne çıkaracaktır. TMB olarak, bütün belirsizliklere rağmen krizin etkilerini yeni açılımlar ortaya koyarak aşmaya çalışıyoruz. Yıllık yeni proje tutarında yurt dışında yeniden 20 milyar dolar seviyesinin yakalanması ve evrensel devler liginde sahip olduğumuz yerin korunması amacıyla çalışmayı sürdürüyoruz. Proaktif yaklaşımlar kapsamında finansman temini konusu ile ilgili somut gelişmeler olduğunda bu seviyeyi de aşabiliriz.”
SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ İÇİN TEMASLAR SÜRÜYOR
Yenigün, bir taraftan hükümetin desteği ve diplomatik adımlarla Libya, Körfez ülkeleri gibi geleneksel pazarlardaki mevcut problemlerin çözümü için temasların sürdüğünü, diğer yandan artan rekabet ortamında pazar çeşitlendirmesi için yoğun olarak çalıştıklarını ifade etti. Yenigün, “Müteahhitlerimizin problemlerinin özellikle Suudi Arabistan’da artmasıyla, Suudi Arabistan yetkililerine yapıcı iş birliği ve diyalog çağrısında bulunduk.” dedi.
Irak’ta uzun zamandır bekleyen inşaat ihtiyacına en hızlı çözümün Türk mühendislik ve müteahhitlik firmalarının getireceğine inandıklarını söyleyen Yenigün, “Bu istek ve kanaatlerimizi, Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi’ nin ülkemizi ziyareti vesilesiyle 17 Aralık’ta Ankara’da Türk iş insanlarıyla yapılan toplantıda ifade etme fırsatı bulduk. Aynı biçimde Libya için de en etkili çözümü yine Türk müteahhitlik firmaları üreteceklerdir.” şeklinde konuştu.
Yenigün, pazar çeşitlendirilmesi için bilhassa Sahra Altı Afrika ülkelerinde kalkınma planları kapsamında sürdürülecek projelerden önemli bir pay almayı hedeflediklerinin altını çizerek, “Lider pazarımız Rusya, önümüzdeki dönemde de bizim açımızdan önemli olacaktır. Ayrıca Dağlık Karabağ’da ortaya çıkacak ihtiyaçlar ile tekrar imar çalışmalarında Türk müteahhitlerin aktif rol üstlenmeleri ve Azerbaycan ekonomisine en uygun şekilde katkıda bulunmaları, önümüzdeki yıl için ilk önceliğimiz arasında yer alacaktır.” değerlendirmelerinde bulundu.
TÜRK EXİMBANK’IN RİSK SİGORTASI, KEFALET BONOSU BİR AN ÖNCE UYGULAMAYA KONULMALI
Yenigün, yurt dışında en büyük ihtiyacın finansman olduğuna işaret etti ve bu doğrultuda, Türk Eximbank’ın Kefalet Bonosu, Risk Sigortası gibi uygulamalarının bir an önce programa konulmasını ve Yurtdışı Teminat Mektubu uygulamasının yaygınlaştırılmasını beklediklerini ifade etti. Yenigün, Asya ve Afrika kalkınma bankaları ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası, İslam Kalkınma Bankası diğer ülke Eximbankları gibi uluslararası kurum ve kuruluşlarla bu hususta çalıştıklarını söyledi.
Yenigün, yurt içinde şu an öncelikli gündem maddelerinin TMB girişimi ile sektörün lider 8 sivil toplum kuruluşunun başlattığı “Depreme Karşı Tekiz” girişimi olduğunu söyledi ve amaçlarının, depremle mücadele sürecine azami katkı sağlamak olduğunu vurguladı.
Bu çerçevede “yapı müteahhitleri için yeterlilik sisteminin uygulanması, imar mevzuatının geliştirilmesi, kuvvetli yapı denetimleri ve deprem odaklı kentsel dönüşüm başta olmak suretiyle tavsiyelerini ortaya koyduklarını dile getiren Yenigün, bu doğrultuda projeler gerçekleştirmek üzere çalışmalarını sürdürdüklerini ifade etti.
