Milli Emlak Genel Müdürlüğü 504 taşınmazı ihale yoluyla satışa çıkardı. 5911 taşınmaz satışa sunulmak üzere hazırlanıyor. İhalesi için gün sayılan Hazine taşınmazlarından 10 tanesi Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesinde bulunuyor. Emirdağ’ a bağlı Aydınkaya köyünde 3, Karaağaç, Türkmenören ve Tezköy’ de 2’şer, Karacalar köyünde ise 1 adet Hazineye ait taşınmaz ihale yoluyla satılacak. Emirdağ’ın 5 ayrı köyünde bulunan taşınmazlardan biri Karacalar köyünde ve yaklaşık 37 bin metrekare büyüklüğünde..
KARACALAR KÖYÜ MERMER OCAKLARININ ABLUKASINDA
Geçmişte mera olarak kullanılan Karacalar köyünün çevresinde bulunan bazı arazilere mermer ocağı ruhsatı verilmiş. 9 Eylül 2020 tarihinde ihale yoluyla satışa çıkarılan Hazine arazisi de mermer ruhsatı verilen arazilerden biri.
RUHSAT SAHASINDA YILLARDIR OCAK İŞLETİLİYOR
2011 yılında özel bir firmaya verilen mermer (traverten) ocağı izninin sonrasında 2012’de proje için Afyonkarahisar Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından Hüsnü Başer adına Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) muafiyeti verildi. Aynı yıl ÇED muafiyeti belgesi Kürşat Bekişoğlu isimli girişimciye devredildi. İlk etapta ruhsat sahasının yarısına yakın alanda madencilik faaliyetine başlanırken, 2015 yılında kapasite artışına gidilerek işletme kapasitesi yüzde 95 oranında artırıldı.
Karacalar köyünde traverten ocağı bulunan sadece bir firmanın ÇED dosyasında yer verilen bilgilere göre yıllık 270 bin ton üretim yapılan ocaktan 2 milyon 430 bin ton moloz çıkıyor. Çıkarılan travertenin yüzde 10’ luk kısmı kullanılıyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın onayladığı ÇED dosyasına göre Karacalar köyündeki bir mermer ocağında günde 34 ton su kullanılıyor. Bekşioğlu Madencilik firmasına ait mermer ocağının proje dosyasında bulunan bilgilere göre madencilik faaliyeti esnasında kullanılan su konusu ile ilgili şu ifadelere yer veriliyor: “Proje alanında ihtiyaç duyulan su, Karacalar Köyü’nün yakınında bulunan su kaynaklarından tankerlerle taşınarak karşılanmaktadır. Kapasite artışı olsa bile ihtiyaç duyulan su yine proje sahibinin kendi imkanlarıyla Karacalar Köyüne yakın mesafede bulunan içme suyu kaynaklarından tankerlerle taşınarak karşılanacaktır. Sonraki yıllarda proje alanında ihtiyaç duyulan su DSİ’ den izin alınarak açılacak olan kuyudan karşılanacaktır.”
TARIM, ORMAN VE MADEN ALANI BİR ARADA
Hazineye ait taşınmazın satışına konu olan maden ruhsatı sahası Afyonkarahisar ilinin üst ölçekli çevre düzeni planı olan 1/100 binlik planda, ‘Tarım Alanı’, ‘Orman Alanı’ ve ‘Erozyon Alanı’ olarak vasıflandırılmış yalnız aynı bölgenin bir kısmının “Endüstri/Maden Çıkarım Alanı” şeklinde de çevre düzeni planına işlenmesi, Türkiye’deki arazi planlamasının çarpıklığını ortaya koyuyor.
Karacalar köyünde yalnızca bir mermer ocağında bir yılda 4398 ton bitkisel toprak çıkarılıyor. Köyde bulunan evlere ortalama 100 metre mesafede çalışmalarını sürdüren mermer ocakları, tarımı, hayvancılığı ve su kaynaklarını tehdit ediyor.
ÜRÜNLERDEN VERİM ALAMIYORUZ
Türkiye’nin önemli küçükbaş hayvancılık merkezlerinden biri olan Emirdağ’ daki mermer ve taş ocaklarının sonrasında şimdi de yaylaların altın madenciliğine açılmak istenmesi yöre halkının tepkisini çekiyor. Karacalar köylüleri köy çevresinde 21 adet mermer ocağının bulunduğunu belirtiyor. “Mermer tozu yüzünden ektiğimiz ürünlerden verim alamıyoruz” diyen köylüler, açık Ocak usulüyle işletilen mermer ocaklarının çevreye ve yaşam alanlarına verdiği zararı şu şekilde anlatıyor:
“Her şeyden önce aldığımız o temiz hava artık yok. Köyümüzde hemen her hanede hayvancılık yapılıyordu. Hiç yok denilen haneden 50 tane koyun çıkardı. Şimdi git gide hayvancılık sona erdi. Birkaç hanede kaldı hayvancılık. Eskisi gibi her evden sürü çıkan hayvancılık kalmadı. Ekilen ürünler de yetersiz. Ne yapalım, böyle bir kıskaçta kaldık. Köylüler olarak valiye çıkıp problemimizi anlattık. Ama bir neticeye ulaşamadık. Yardımcı olamadı, üzüldük. Çünkü güç kimde, para kimde söz onun. Köye bir istihdamı katkısı yok. Yıllarca çalışıp cennete çevirdiğimiz köyümüzü mahvı perişan ettiler. Yollarımızı bozdular. Mermer kamyonları oradan geçsinler ve köye zarar vermesinler diye başka yerden yol yapıldı. Yine yapacaklarını yaptılar. Kaymakamla, jandarmayla önlerine geçildi yine bir çözüm olmadı.”